July 16, 2012

Kardeşli hayata hazırlık

Kardeş projesi henüz hiç akıllarda yokken bizim yavru kendi kendine bir hayali kardeş edinmişti. İsmi Ayla idi. Arkadaşının kardeşinin adıydı Ayla, sanırım onu tüm kardeşlere verilen genel bir isim zannetti. O zaman henüz fikir düzeyinde bile tohum halinde olmayan Ayla, gündelik konuşmalarda kardeşlik hallerinden epey bir nasibini aldı. "Ben yapmadım, Ayla yaptı, Ayla kırdı, Ayla döktü..." Bizimkinin yaramaz yanı Ayla oldu.

Gel zaman git zaman biz de "Ayla" fikrine sıcak bakmaya başladık. Daha doğrusu bizimki 3 yaşına gelip de görece biraz daha rahatlayınca, alışmamış bünyeye rahat battı. Gerçi, T.Su hala gece birkaç kez uyanıyor, gündüz uyumamasına rağmen gece çok zor uyuyor, sabah erkenden hortluyor, gecenin bir vakti bizim yatağa geliyordu ama en azından çoğu işini kendisi halledebiliyordu. Yine de modern zamanlarda "çılgınlık" olarak tabir edilebilecek bu işe kalkışmak ancak delilerin cesaret edebileceği bir olaydı ki aslında biz çok sakin insanlardık :P

Nasıl olduysa oldu, "başa gelen çekilir, az çok tecrübemiz de var" diyerek olayı bir şekilde kabullendik. Ve fakat bizim kızın kendi bebekliğini ve bize çektirdiklerini hatırlaması çok mümkün olmadığı için, bizim yaşadığımız etkiyi o yaşamasın diyerek anlatmaya başladık: Bak kızım, bebek işi zor iş; kimse bize sen doğmadan önce anlatmamıştı, sen şanslısın, biz seni uyarıyoruz, "Ayla" gelince şaşırma, sabrımızı bir de sen taşırma diyerek olaya girdik (şaka :-) Ama anlattık uzun uzun, hatta onun kendi videolarını izlettik, resimlerini gösterdik; konuşamadığı için derdini ağlayarak anlatacak, bazen neden ağladığını anlamak için karıştırmadığımız kitap, sormadığımız insan kalmayacak ama yine de nedenini bulamayacağız; o zaman, kafa kafaya verip biz de ağlayabiliriz --özellikle de anne kişisi. Zaten anne denilen kişi, değişen hormonlarının etkisiyle vırta zırta ağlayacak, gecede bilmem kaç kere kalkmanın etkisiyle zombi gibi etrafta dolaşacak ama ne olursa olsun hepimizi sevmeye, çok sevmeye devam edecek. Ve hep birlikte bebeğimizi büyütüp kendimize sıkı bir oyun arkadaşı yetiştireceğiz :)   

Hazırlık
Bunları anlatırken ve YavruSu'nun sorduğu ahret sorularını yanıtlamaya çalışırken kitaplardan epey faydalandık. Zaten ikinci çocukta, hamilelik üzerine yoğunlaşma, ilkindeki gibi araştırma yapma, takip etme derdi pek olmuyor. Hem deneyim dolayısıyla rahatlamış olunuyor, hem de bu mucizevi olaya evdeki ufaklığın verdiği tepkileri izlemek her şeyden daha ilginç oluyor.

Öncelikle her zaman yaptığımız gibi en yakınımızdaki kütüphaneye koştuk. MCPL'in hazırladığı kitap listelerinden faydalandık. Brothers and Sisters and New Babies listesindeki çoğu kitabı kütüphaneden alıp okuduk. YavruSu'nun en çok hoşuna gidenler şu üçü oldu:

Sonra Banu'nun anne-log blogunda yazdığı "Kızım kardeşli bir hayata hazırlanırken" yazısından ve önerdiği şu iki kitaptan çok faydalandık: 
  • Baby on the Way (bu kitabı özellikle diğer ebeveyne okutmanız tavsiye olunur, durup dururken gelen ayak masajları bonusu oluyor :)
  • What Baby Needs

Bir de sağolsun Senem, Firarperest ve Sarı Çizmeli'nin hediye ettiği kardeşli kitaplar, Türkiye'de İngilizce konuşulmaz diyerek İngilizce kitaplarını okutturmayan YavruSu için ilaç gibi geldi:

3 Aşama
Aslında olayın 3 aşaması vardı anlatılacak:
  1. Hamilelik ve bebeğin anne karnında gelişimi
  2. Doğum
  3. Kardeşli hayatımız

İlk aşama: Bizimkinin sorduğu "O bebek senin karnına nasıl girdi? İçerde ne yapıyor? Neden hep senin karnında büyüyor, biraz da babamın karnında büyüse olmaz mı?" gibi soruları için birtakım yanıtlar veriyorduk ama bu konuda derli toplu bir kitap yeni elimize geçti. Sağolsun Bir Dolap Kitap bu konuda çok güzel bir kaynak oldu:

İkinci aşama için yani YavruSu'nun "o bebek ordan nasıl çıkacak?" sorusu için daha önce bahsettiğim doğum simulasyon videosunu izlettik. Aslında çocuklarını doğuma götürenler ve hazırlık olsun diye gerçek doğum videosu izletenler de varmış ama biz doğuma sokmamaya karar verdik. Benim kasılmalar yüzünden acı çektiğimi düşünebilir ve etkilenebilir diye istemedik. Ama çocuğunun doğuma girmesini isteyenler için aşağıdaki linkte harika bir kaynak yazı var: 

Son aşama için de henüz net olarak işe yaradı diyemem elbette ama diğer tüm kitaplar, eve gelen yeni bir bebeğin hayatımızı nasıl etkileyeceği, bizi neler beklediği, kardeşli hayatın iyi ve zor yanları için fikir veriyor. "O hep benim kardeşim mi olacak?" sorusuna da kendi kardeşli hayatlarımızdan güzel anektodlarla cevap oluşturmaya çalışıyoruz. Bakalım dışarı çıkınca neler olacak, heyecanla bekliyoruz...

* * *
Şu aşamada kardeş olayını epey kabullenmiş görünüyor. Gelip karnımı öpüyor, sürekli onunla konuşmak, daha doğrusu tarafımdan konuşturulmak istiyor, seni çok özledim, gel artık diye sabırsızlanıyor ve hatta ona şarkı bile yazıyor :)

July 14, 2012

Başka Bir Okul Mümkün!

Evet evet, yanlış duymadınız; mümkün! Başka Bir Okul Mümkün!
Birtakım güzel insanlar uzunca bir süredir bunun için canla başla uğraşıyorlar. 
Bu Pazar günkü tanıtım ve dayanışma toplantısının çağrı metni aşağıda...
Ve sonunda hayallerimiz gerçek oluyor, "başka bir okul" çocuklarla birlikte "mümkün" oluyor :)  



Merhaba;

Başka Bir Okul'u mümkün kılmak adına çok çalıştık, çok koşturduk. Sonuçta hatırı sayılır bir yol aldık. Niyetimiz, çabamız 2013 yılının Eylül ayında okulumuzun kapılarını aralamak.

Bugüne dek neler yaptık, bundan sonra nelere ihtiyaç var sizlerle paylaşmak, konuşmak istiyoruz. Aramıza katılmak isteyip bugüne dek fırsat bulamamış, vakit ayıramamış arkadaşlarımıza yer açmak, yeni dostların enerjisiyle sorunları daha hızla aşmak istiyoruz.

"Başka Bir Okul" hayalimizi, kat ettiğimiz mesafeyi ve şimdi bizi nelerin beklediğini paylaşacağımız Dayanışma ve Tanışma Toplantısı'nda hepinizi aramızda görebilmek umuduyla.

Toplantımıza tabi ki çocuklarımız da davetli. Toplantı boyunca Serkan Kırmızı "Davulumdan Masallar" atölyesiyle onlarla birlikte olacak.

Yer: Boğaziçi Üniversitesi, Güney Kampüs, Demir Demirgil Toplantı Salonu Tarih: 15 Temmuz 2012, Pazar Saat: 17:00 - 20:00

Sorularınız ve daha fazla bilgi için aşağıdaki iletişim bilgileri üzerinden bize ulaşabilirsiniz.

Dayanışmayla;
Feyza EYİKUL
Koordinatör
Başka Bir Okul Mümkün Derneği
İletişim Ofisi:Sinanpaşa Mah. İlhan Sok.
Pembe Rüya Apt. No:15 D:4
Beşiktaş/ İstanbul
Gsm: 533 383 4316

July 4, 2012

Nasihat etme 'becerisi'


Gece bir türlü uyumak bilmeyen keçi Su, sabah bir türlü ayılamayınca kahvaltıda bunu fırsat bilip nasihat etme çalışmalarına başlamıştım:
- Biliyor musun, bütün canlıların uykuya ihtiyacı vardır...
ki hemen T. araya girdi:
- Canlı ne demek biliyor musun T.Su?
Ben hızlıca atladım
- Mesela canlılar hareket ederler,
deyip tekrar konuya dönecektim ki, YavruSu atladı bu sefer; ayıcıklı bal şişesini sallayarak 
- aaa bak bu canlı, hareket ediyor,  
dedi ve sonra aklına geleni saymaya başladı.
- deniz de canlı, yani dalgalar canlı, onlar da hareket ediyor, sonra rüzgar canlı, bisikletimin pedalları canlı, canavarlar canlı, ...
- :/
Sonuç:
Babanın baltalama becerisi: 100
YavruSunun sıvıştırma becerisi: 100
Annenin nasihat etme becerisi: 0