February 20, 2013

Bezsiz Bebek / Tuvalet İletişimi Yöntemi

Geçen yazıda Bezsiz Bebek (BB) fizyolojisinden bahsetmiştim. Ingrid Bauer, kitapta bir de BB yöntemini uygulamak için 4 bileşik araçtan bahsediyor.

Yalnız bunlara geçmeden önce, Bezsiz Bebek (BB) yöntemi konusunda dikkat edilecek bazı noktalara değinmiş. İlk olarak, BB'nin geleneksel tuvalet eğitiminden farklı olduğunu anlamak gerekiyor. Yani bu yöntemle bebeklerimize tuvalet eğitimi vermiyoruz. Bu yalnızca bir iletişim yöntemi. Nasıl acıktığında emziriyor, uykusu geldiğinde yatırıyorsak, burada da tuvaleti geldiğinde yapmasına yardımcı olarak iletişim kuruyoruz. Tuvalet eğitimi yerine tuvalet iletişimi teriminin kullanılması tesadüf değil. Bebeğimizle iletişim kurup temel ihtiyaçlarından biri olan tuvalet ihtiyacını karşılamaya çalışıyoruz. Ve genel olarak bilinenin aksine, bebekler kendilerini kirletmekten hiç hoşlanmıyorlar ve doğuştan itibaren bize bunun sinyallerini veriyorlar. Yaptıktan sonra değil, öncesinde veriyorlar. Anlamak için bebeğinizi biraz gözlemlemeniz yetiyor. Bir de açık olmak gerekiyor, yani böyle bir ihtiyacı olduğunu bilerek hareket etmek.

Biz ilk bir ay hiçbir şey anlamamıştık. Böyle bir şeyin mümkün olduğunu, hatta binlerce yıldır yüzlerce farklı ülkede uygulandığını öğrendikten sonra, düşününce ilk kızımızın kulakları sağır eden meşhur akşam ağlamalarının bir nedeninin de bu olduğu sonucuna vardık. Okuduk ki beze bağlanan bebekler kendilerini kirletmeme refleksinden dolayı sabah rahatça kakalarını yapamıyorlar (insanların bağırsak ritmi genellikle sabahları aktif olmak üzere programlıymış) ve bağırsaklara geri gönderilen kakalar akşam saatlerinde karın ağrısına yol açıyormuş. 3 ay sonra geçmesinin nedeni de bebekler 3 aydan sonra kullanılmayan reflekslerini kaybediyorlar ve bilinçli öğrenmeye başlıyorlarmış. Yani kendilerini kirletmeme refleksi görmezden gelindiğinde kayboluyor ve bilinçli olarak bezlerine yapmayı öğreniyorlarmış. Ama hiçbir zaman geç değil diyor Bauer. Çünkü bebekler öğrenmeye her zaman açıklar. Yalnızca 2 yaş döneminde inatlaşma ve direnç başgösterdiği için bu yöntem daha çok 2 yaşından önceki bebeklere öneriliyor.

Bileydim mimiyi de tutardım mutlaka, hatta doğduğu gün başlardım. Ama sağolsun bez firmaları, buna bağlı diğer endüstriler, kullan-at'çı kapitalist sitem ve bunun anne-babaların üzerine yüklediği ekstra yük dolayısıyla bebeklerine yeteri kadar zaman ayıramayan 'modern' ebeveynlik sistemi... Bak yine sinirlendim!!!

Neyse, bu konuyla ilgili daha ayrıntılı okumak isterseniz, Ingrid Bauer gerçekten çok detaylı bir çalışma yapmış ve bebeklerin 2 yaşından sonra kaslarının geliştiğini ilk olarak ortaya atan çocuk doktoru ile Pampers bez firması arasındaki bağlantıyı açığa çıkarmış. Dırınım dırınım!!!

Konumuza dönecek olursak, BB yöntemi için birlikte kullanılacak 4 farklı araçtan bahsediyor Bauer.
  1. Zamanlama
  2. Bebeğinizin sinyalleri ve vücut dili
  3. Başla(t)ma işaretleri
  4. İçgüdüleriniz

1. Zamanlama
Zamanlama, her bebeğin günlük ritmine ve gününe göre değişiyor. Ama genel olarak bebekler, uyurken kendimizi kirletmememiz için salgılanan antidiüretik hormon (ADH) sayesinde uykularından kuru kalkıyorlar. Kalkar kalkmaz çişe götürmek iyi bir başlangıç olabilir. Hatta Ingrid Bauer, yarı zamanlı BB yöntemini kullananlar için sadece gece ve gündüz uykularında sonra çişe tutarak başlamalarını öneriyor.

Bir de bebekler araba koltuğunda veya slingdeyken de çişlerini yapmıyorlarmış. Araba koltuğundan aldığınızda ya da slingden çıkardığınızda da tuvalete götürmeyi deneyebilirsiniz.

Bunlar dışında, emdikten 10-15 dakika sonra çişe tutulabilir. Kaka için de, bir önceki yazıda bahsettiğim gastrokolik reflex sayesinde, harekete geçen bağırsakları gözlemlemeniz rahat oluyor. Genellikle sabah emmeleri arasında, memeyle boğuşmaya başladığı zaman tuvalete götürüyorum ve kakasını yapıyor bizimki.

2. Bebeğinizin sinyalleri ve vücut dili
Bebeklerin sinyalleri yaşa ve bebeğe göre değişiyormuş. Bu sinyalleri anlamanın en iyi yolu bebeğinizle birlikte bezsiz zaman geçirmek ve gözlem yapmak diyor okuduğum tüm kaynaklar. Bizim 3,5 ay civarında bir anda çok fazla çiş kazası olmaya başlamıştı. O dönemde erken bebeklik sinyalleri değişmiş ve hatta sinyal vermez olmuştu. Bazen böyle duraklamalar olabiliyormuş. Bebekler gelişimsel olarak evre atladıkları ya da hastalandıkları zaman sinyal vermeyi kesebiliyorlarmış. O dönem böyle bir dönemdi, pek çok şeyi aynı anda yapmaya çalışıyordu. Sonra bezsiz zaman geçirdik, birkaç gün, günde yarım saat ve gözlemledim ki artık çişini yapmadan önce huysuzlanmak yerine bir anda duruyor, dinginleşiyor ve ondan sonra yapıyor. Yani arada bir bu çıplak zaman geçirmek çok işe yarıyor. Bir de kazalardan da, gerek zamanlamasına dair, gerek sinyallerine ve vücut diline dair çok şey öğrenilebiliyor.

Halıların ya da yatağın kirlenmemesi için altına su geçirmeyen bir ped ya da birkaç kat havlu serebilirsiniz. Eğer bebeğiniz emekliyorsa, resimdeki gibi, çişini yaptığını kolayca gözlemleyebileceğiniz bir bez ya da havlu takabilirsiniz.


Olası sinyaller ve vücut dili:
  • Kıvranmak
  • Huysuzlanmak veya çok ses çıkarmaya başlamak
  • Yüzde gerginlik, kaşları kaldırmak, kaşları çatmak
  • Kendi içine konsantre olmuş gibi bir yüz ifadesi
  • Durgunlaşmak veya yaptığı aktiviteye ara vermek
  • Ajitasyon ya da bir anda çok hareketlenmek
  • Bir amacı varmış gibi bakmak veya size ulaşmaya çalışmak
  • Belli sesler çıkararak seslenmek
  • Gözleriyle, elleriyle ya da vücuduyla tuvaletin olduğu bölgeyi işaret etmek
  • Kıpırdanmak ya da uykudan uyanmak
  • Emerken huysuzlanmak ya da memeyle boğuşmak

Daha büyük bebekler için:
  • Anne-babaya doğru gitmek
  • Tuvaletin ya da lazımlığın olduğu yere doğru yuvarlanmak, emeklemek ya da yürümek
  • Çömelme pozisyonuna geçmek
  • Kucağınızdaysa üzerinize çiş yapmamak için sizden uzaklaşmaya çalışmak
  • Slingden ya da araba koltuğundan çıkmaya çalışmak
  • Yataktan, kanepeden ya da halıdan uzaklaşmaya çalışmak
  • Israrla seslenmek
  • Genital bölgeyi tutmak
  • Başla(t)ma sesini çıkarmak ya da işaret dili ile tuvalet işaretini yapmak  (bkz. madde 3)
  • Kollarınızda tuvalet pozisyonuna geçmek

Yine de bebeğinizin sinyallerini anlamanın en iyi yolu, çıplak ya da tuvaletini yaptığını rahatça gözlemleyebileceğiniz bir kıyafetle zaman geçirmek. Çünkü her bebeğin sinyali farklı oluyor.

4. Başla(t)ma İşaretleri
Tuvalet İletişimi yöntemine uzun vadeli bakmak gerekiyor. Amaç kesinlikle tüm çişleri ve kakaları yakalamak değil.  Bebeğinize tuvaletini yapması için bezinden farklı alternatifler olduğunu sunmak, onunla bedensel ihtiyaçları üzerinden iletişime geçmek. Ama bunu yaparken de kendinizi tüketmemek. Eğer bu konuda fazla hırslı davranırsanız ters tepebilir. Kazalar olacaktır, siz bebeğinizi daha iyi dinlediğinizde azalacaktır ama bu yöntemin bir güzelliği de yarı zamanlı, hatta arada bir bile uygulanabilmesi.

Olaya yaklaşırken uzun vadeli düşünün. Amaç, her dakika tuvalete götürüp tüm çişleri ve kakaları yakalayarak günü kurtarmak olmamalı. Bebeğinizin yeterli olgunluğa geldiğinde size bu ihtiyacını nasıl anlatmasını istiyorsunuz? İşte işaretler bu noktada önem kazanıyor.

İşaret bir ses olabilir. En yaygın kullanılan sesler: çiş için "pssss" ve "çişşşş", kaka için onun ıkınırken çıkardığı sesleri taklit etmek. Ama siz kendiniz istediğiniz bir ses hatta isterseniz bir kelime belirleyip kullanabilirsiniz. Ve her çişini yaptığını gördüğünüzde veya farkettiğinizde bu sesi çıkararak yaptığı eylemi bu sesle özdeşleştirmesini sağlayabilirsiniz. Ve Ingrid Bauer'in söylediğine göre bebekler kendileri bu sesleri çıkarabilmeye başladığında bu şekilde ihtiyaçları olduğunu anlatabiliyorlarmış.

Bir diğer işaret de bedensel olabilir. Bebekler konuşmadan önce öğretildiği zaman işaret dili ile iletişime geçebiliyorlarmış. 4 aylıktan itibaren başlandığında 6-7'lıkken bu işaretleri yapabiliyorlarmış. Biz uluslararası işaret dilinde kullanılan tuvalet işaretininin ülkemize uygun bir varyasyonunu yapmaya başladık (o işareti kullanmıyoruz çünkü nah işareti ile aynı, uzun vadede bize nah çeksin istemeyiz :P). Onun yerine elimizi yumruk yapıp sağa sola sallıyoruz. Tuvalete götürmeden önce ve tuvaletteyken bu işareti yapıyoruz.

Bir de şarkılar var. Yalnızca tuvaletteyken söylediğimiz iki şarkımız var. Bu da hem kendisini daha rahat gevşetmesini sağlıyor, hem de farklı bir ortamda tuvalete girmesi gerektiğinde rahatlatıyor ve yabancılık çekmesini önlüyor.


3. İçgüdüleriniz
Genellikle, altını kirlettiğini farkettikten sonra "ah biliyordum kakasını yapacağını" şeklinde oluyor bizde bu yöntem. İçgüdülerimizi dinlemeyi öğrenebilsek eminim her alanda daha iyi olacak iletişimimiz ama modern hayatın getirdiği bilgi fazlalığı, ve hatta bazen kirliliği, içimize bakmaya pek zaman bırakmıyor. Sadet: ben ettim siz etmeyin, kitap cümlelerinin içgüdülerinizin önüne geçmesine izin vermeyin :)

* * *

Bezsiz Bebek Facebook grubuna katılmak isterseniz aşağıdaki linkten gruba katıl seçeneğine tıklayınız: https://www.facebook.com/groups/tuvaletiletisimi/


----------------------------

Tuvalet İletişimi Kitabı artık tüm kitapçılarda ve online kitabevlerinde: 



No comments: